top of page

Yıllardır yerel basın ve sosyal medyada bir vaveyla tekrar edilip duruyor:

- Vezirköprü göç veriyor,

- Vezirköprü boşalıyor,

- Vezirköprü nüfusu 10 yılda şu kadar azaldı vs vs

Yani demek istiyorlar ki Vezirköprü gün geçtikçe sosyo-ekonomik açıdan güç kaybediyor..

Neden böyle düşünülüyor?

Çünkü böyle düşünenler maalesef ne tarih biliyorlar ne medeniyet ne sosyoloji ne de psikoloji..

Çünkü böyle düşünenler, yaşadıkları şehirle kendilerini özdeşleştirip göç arttıkça bizatihi kendilerinin güç kaybettiklerini sanıyorlar..

Çünkü böyle düşünenler, göçü bir gerileme göstergesi kabul edip buna neden olduklarını iddia ettikleri muarızlarını başarısız gösterip köşeye sıkıştırmayı düşünüyorlar..

Çünkü böyle düşünenlerin bir kısmı, gerçekten samimi olarak bunun iyi bir şey olmadığını zannediyor da olabilirler..

O ZAMAN SORALIM; VEZİRKÖPRÜ'DEN DIŞARIYA GÖÇÜN ARTMASININ VEZİRKÖPRÜ'YE NE ZARARI VAR?

Bu soru bana soruluyorsa benim cevabım net: Hiç bir zararı yok aksine çok faydası var!

Bir kere göç bir neden değil, sonuçtur!

Çoğalmanın, işsizliğin, daha konforlu bir hayat isteğinin, hayatta yüksek yerlere gelme hedefinin, okuma isteğinin, merakın, keşif arzusunun doğal sonucudur göç..

Ben göçün kötü bir şey olmadığını biliyorum ama tersini düşünenlerin şöyle dediğini duyar gibiyim;

- Vezirköprü işsizlik yüzünden göç veriyor,

-Yoksullaşma arttığı için göç veriyor,

- İstihdama yönelik yatırımlar yapılmadığı için göç veriyor,

- Çalışma alanları daraldığı için göç veriyor!

Eee.. tamam işte, niye çelişkiye düşüyorsunuz, bu şikayetleriniz ancak göç ile çözümlenebilir..

Bu şikayetler olduğu için göç oluyor zaten!

- 'Vezirköprü'de niye yatırım yok kardeşim, memleketinde iş olsa insanlar gurbete gider mi?' dediğinizi duyar gibiyim..

Haaa.. o zaman sıkı durun!

- Vezirköprü'de bir fabrika var (ve iyiki de var, keşke daha fazla olsa) ve orada asgari ücretle çalışan insanlarımız var, değil mi? İşte o fabrikada çalışanlarımızdan Vezirköprü'ye gelen paranın 3000 katı para bu memlekete yurtdışında çalışan Vezirköprülülerden geliyor!

- O fabrikada çalışanların gelirinden 4000 kat daha fazlası yurt içinde çalışan Vezirköprülülerden geliyor!

- Vezirköprü'nün köylerini geziyor musunuz son 10 yılda nasıl çağ atladılar! Asfalt ve beton yol, içme suyu, sulama kanalları, sulu tarıma geçiş, her evde 2 traktör 1 taksi veya minibüs, tarımda rekoltenin katlanması, villa tarzı betonarme evler, evlerdeki lüks mefruşat ve dekorasyon..

Devlet yatırımları dışında neyle oluyor bunlar?

Peki bunların inşası asgari ücretlerle mümkün müydü?

Bir kere kardeşim;

- Türkler göçebe kökenli bir millettir; bulunduğu yerde rahat edemezse, rahat edeceği yere göçer! Ne yani, kurak Ortaasya bozkırlarında mı kalsaydık? Kalsaydık da güneydeki verimli toprakların sahibi Çinlilere yem mi olsaydık?

- Köyler göç vermek zo-run-da-dır!

100 dönüm araziyi ortalama 4'er çocuğa kaç kuşak böleceksiniz?

Daha birinci kuşakta 25'er dönüme, ikinci kuşakta adam başına 6'şar dönüme düşer! Yani dede, torunlarından her birine 6 dönüm kaldığını görür! Ne yapacak torun bu 6 dönüm araziyle, tarım mı yapacak?

- Daha dün, Çorlu'dan arayan bir Vezirköprülü ile görüştüm; 2 yeni şirket kurmuş, uçmuş gitmiş.. buradayken sürekli aldığı ücretin düşüklüğünden şikayet ederdi, neden gitmesin ki?

- Zamanında yoksul kalıp dışarıya çalışmaya gidenler memleketlerine dönseler köylerini ve mahallelerini satın alırlar, niye gitmesinlerdi ki?

- Vezirköprü'nün göç vermesinden şikayetçi olanlar bu şehri Çorlu, Çerkezköy gibi en azından Merzifon kadar sanayileşmesini, Havza kadar yatırım çekmesini istiyorlar ki haklılar.. da alacakları yok! Tarihe baksınlar, Asya'nın en gelişmiş şehirleri İpekyolu üzerindedir, Avrupa'nın en gözde kentleri liman şehirleridir!

Ana yol güzergahlarında değilsen gelişemezsin, bir ekonomik ekosistem içinde ve yakınında değilsen gelişemezsin!

Merzifon'u geliştiren, sadece anayol güzergahında olması değil, ülkenin 3 bölgesinden gelen hareketliliğin kesiştiği noktada olmasıdır! Sadece bu da değil, bağlı olduğu ile çok yakın olması ve o ilin coğrafi elverişsizliği Merzifon'a yaramıştır!

- Anayol üzerinde misiniz? Hayır..

Liman şehri misiniz? Hayır..

Demiryolu ağında mısınız? Hayır..

Bir maden bölgesinde misiniz? Hayır..

Mecraı düzleşip durgun akan ve sulamaya tam elverişli uçsuz bucaksız bir büyük ova kenarında mısınız? Hayır..

Af edersiniz de bu şehir başka nasıl, neyle, ne yaparak, ne üreterek kalkınacak?

Göçle gidenlerin kazandıklarından dönecek gelir dışında neyimiz var başka?

Tarımın hakkını verebildik mi?

Profesyonel hayvancılığa geçtik mi?

Arıcılığın neresindeyiz?

Çabalarsak başarabileceğimiz turizmin neresindeyiz?

Fabrika da fabrika.. fabrika mabrika yok kardeşim, boşuna beklemeyin!

Vezirköprü gerçekten fabrikalaşacak bir ekosisteme ve reel sanayii'ye cevap verebilecek bir yer olsa yatırımcıların karşında Çin ordusu bile duramazdı; kendinizi kandırmayın!

Hem Vezirköprü'ye fabrika kurmak ekonomik getirisi yüksek bir yatırım olsaydı, Samsun'da ve bir çok başka şehirde onlarca kirada dükkanı, yüzlerce boş duran dairesi olan Vezirköprü'nün zenginleri bu fırsatı dışarıdan gelenlere bırakmazdı!

Vezirköprü, güzel memleketim..

Dışarıdakilerin çok özlediği ancak gelince de fazla duramadığı, yeşil güzel, havadar, mis gibi bir memleket..

Kıymetini bilelim, yeter!

Göçü de fazla kafaya takmayın; olacak olan olur, ölecek olan ölür!

Vezirköprülü bir profesör, dünyanın en iyi bilim adamları arasına girdi.. yoksa Vezirköprü'den göç etmese miydi?

Hem her şey para ve mal demek de değil; insanların idealleri var, hedefleri var, bırakınız gitsinler..

Bazılarının Vezirköprü'ye hatta Türkiye'ye sığmayan vizyonları var; ufku Esentepe'den öteye geçemeyen insanlara göçün gözle görülemeyen dinamiklerini anlatmak çok zor..


Comments


  • Instagram
  • Facebook
  • Twitter
  • YouTube
bottom of page