top of page

Empati bir anlamda duygudaşlık; bir başkasının duygularını kendi durum ya da davranışlarını anlamak ve özümseyebilmek olarak değerlendirilebilir. Kendi duygularını başka nesnelere yansıtmak olarak da kullanılır.


Bilimsel olarak yapılan araştırmalarda bebeklerin empati yeteneğinin doğuştan yüksek olduğu ortaya çıkarılmış, fakat zamanla hızla kaybedilebilen bir yetenek olduğu gözlemlenmiştir. Peki bu empati yeteneğimizi sonradan tekrar kazanabilmek için neler yapmalıyız? Hayata nasıl bakmalı, insanları nasıl değerlendirmeli ve gözlemlemeliyiz? Empati, kendimizden başka diğer insanlarla aramızdaki sosyal uyumu dengede tutabilmek için edinmemiz gereken en önemli yeteneklerden biridir. Bunun için açık uçlu sorular sormak, yavaş hareket etmek, yorumda bulunmak, hızlı yargılara varmaktan kaçınmak, kendi davranış ve düşüncelerimizi anlamaya çalışmak, geçmişten ders almak, olayları akışına bırakmak, kendimiz ve karşımızdakilerin davranışları için belli sınırlar oluşturmaktır.

Empati bir insanın kendisini karşısındaki insanın yerine koyarak onun duygu ve düşüncelerini anlayabilmek ve doğru olarak anlam çıkarabilmesidir. Empati insan ilişkilerini geliştirir, iletişimdeki karşılıklı alınıp verilecek mesajların doğru olarak anlaşılmasında önemli bir rol olacaktır. Aile içi empati, arkadaş gruplarındaki empati, iş ortamındaki empati, toplumsal olarak insanların ne şartlarda olurlarsa olsunlar empati sayesinde, kişiler arasında çıkabilecek yanlış anlaşılmalar, kavgalar, küslükler azalacak hatta çok kısa süre içerisinde tamamen yok olacaktır.


Empatinin üç kuralı


•Bir insanın kendisini karşısındaki kişinin yerine koyarak, olaylara onun bakış açısıyla bakmaya çalışması

•Karşısındakinin duygu ve düşüncelerini doğru olarak anlamak ve hissetmek

•Karşısındaki kişiyi anladığını o kişiye ifade etmek

İnsanlarla iyi ilişkiler kurabilmek, daha iyi bir ekip oyuncusu olabilmek ve dünyayı başkalarının bakış açılarından da görebilmek için empati yapmayı öğrenmek gerekiyor. Çünkü biz sosyal varlıklarız. İstesek de istemesek de bir şekilde iletişim halinde olmak durumundayız. Ve başarılı iletişim için karşı tarafı anlamak, onu anladığını göstermek ve gerektiği şekilde cevap verebilmek mutlak kurallar.


Ayrıca empati pek çok kişinin öncelikleri arasında yer alan iş hayatı başarısını da olumlu etkiliyor. Hatta profesyonel hayatta başarı için empati yeteneğinin olmazsa olmaz bir kural olduğu rahatlıkla söylenebilir. Çünkü ister yönetici olalım ister çalışan, karşı tarafı anlayamadıktan sonra başarılı olamayız. Nihayetinde; öfkemizi kontrol altında tutup, fevri hareketlerden kaçınmamıza yarayan empatinin neden bu kadar önemli olduğunu daha ayrıntılı öğrenmek istiyorsanız, aşağıdaki yazıyı da bakmalısınız derim.Evet, empati kişinin karşı tarafın duygu ve düşüncelerini anlamasıdır. Sempati ise kısaca hak vermek olarak tanımlanabilir. Mesela; bir tanıdığınız hakkında “onun adına çok üzüldüm, ben de böyle bir şeyle karşılaşsam onun gibi hissederdim” gibi cümleler kurduğunuzda, empati değil sempati göstermiş oluyorsunuz. Yani ona hak veriyor, onu onaylıyorsunuz. Oysaki empatide onu anlıyor, çözüm üretebiliyor, karşınızdaki kişiye yardım edebiliyorsunuz. Her ikisinde de bir duygu, düşünce paylaşımı olmasına rağmen sempatide karşınızdaki kişinin duygu ve düşüncelerinin aynısına sahip olursunuz. Yani sempatide işin temeli karşınızdaki kişinin yandaşı olmanızdır.


İnsanoğlu hayatı boyunca hep iletişim içindedir. İş hayatında, okulda, evde, aile ilişkilerinde, sokakta hayatımızın her evresinde iletişim vazgeçilmezimiz. İşte bu iletişim içinde özele indiğimiz de yani, karı-koca, ebeveyn-çocuk, öğretmen-öğrenci, yönetici-çalışan yani birebir kişiler arasında empati çok önem kazanıyor. İnsanlar birbirlerine güven duyduklarında ve samimi olduklarında aralarındaki bağ pekişiyor. İşte empati kişiler arasındaki güven duygusunun artmasını sağlıyor.


Peki empati kurmak ne demek? Kişinin tüm samimiyetiyle kendini karşısındakinin yerine koyarak, onun içinde bulunduğu duyguyu, düşünceyi, ruh halini birebir kendinde hissetmesi ve bunu içtenlikle karşısındakine göstermesidir. Bunu yapmayı başarabilen kişiler karşısındakiyle empati kurmayı başarmıştır. Empati kurmak, insanların yaşam içerisinde başlarına gelen tecrübelerle de pekişir. Düşünün yakın bir arkadaşınız sizinle bir sorununu paylaşıyor. Maddi hasarlı bir trafik kazası yapmış ve karşısındaki kişinin aracına zarar vermiş. Bu duruma çok üzülüyor.


Arkadaşınıza ‘’ Keşke böyle bir olay yaşanmasaydı. Ancak sen de isteyerek kazaya sebep olmadın. Maddi açıdan karşı aracın masraflarını karşılayacağın için, zorlanacağını düşünüyorsun. Fakat çok şükür sadece maddi hasarlı bir kaza oldu. Kimseye bir şey olmadı. Bende senin yerinde olsam aynı şekilde üzülürdüm fakat bunun kimseye faydası yok. Neler yapabiliriz, bu sorunu en iyi şekilde nasıl hallederiz bunu araştıralım’’ diye yaklaşmalısınız. Bu durumda arkadaşınızın içinde yaşadığı durumu anladığınızı ve onunla empati kurabildiğinizi hissettirmiş olursunuz.

Коментарі


  • Instagram
  • Facebook
  • Twitter
  • YouTube
bottom of page